Добавил:
Upload Опубликованный материал нарушает ваши авторские права? Сообщите нам.
Вуз: Предмет: Файл:
турк.чĕлхи.doc
Скачиваний:
0
Добавлен:
01.07.2025
Размер:
1.32 Mб
Скачать

7. Ыйтусене çирĕплетсе туллин хуравлăр.

1ĕ Gümrük muamelesini biliyor musunuz. 2ĕ Yolcunun eşyası vagonda mı muayene edilir. 3ĕ Polis memuru yolcunun giriş vizesini kontrol eder mi. 4ĕ Gümrükçü (size) bavulunuzu açtırır mı. 5ĕ Gümrük memuru bavulun içindekileri ilgi ile mi muayene eder. 6ĕ Gözüne bir kitap ilişince sayfalarını karıştırır mı. 7ĕ Sonra beraberinizde kıymetli eşya olup olmadığını sorar mı. 8ĕ Yolcuya tekel mallarından bir şey olup olmadığını sorar mı. 9ĕ Yolcu pasaportunu İstanbul'da mı alır.

8. Ыйтусене хирĕçлесе туллин хуравлăр.

1ĕ Karaağaç istasyonunda vagonunuza bir polisle iki gümrük memuru gireceğinden haberiniz var mıydı. 2ĕ Gümrükçülerin gelmesini bekliyor muydunuz. 3ĕ Tren Karaağaç istasyonuna gelince hemen mi geldiler. 4ĕ Çocuğunuz beraberinizde miydi. 5ĕ Bavulunuzu gümrükçü mü açtı. 6ĕ Giyim eşya arasında kitap filân yok muydu. 7ĕ Gümrükçü (size) bütün valizlerinizi mi açtırdı. 8ĕ Üzerinizde döviz var mıydı. 9ĕ Beraberinizde tekel mallarından bir şey var mıydı. 10 Pasaportunuz hemen mi verildi.

9. Ыйтусене текст тăрăх хуравлăр.

1ĕ Bay Düran niçin İstanbul'a gidiyordu. 2ĕ Tren Türk sınırını geçerek bindiği vagona kimler geldi. 3ĕ Bay Düran'ın, geleceklerinden haberi var mıydı. 4ĕ Vagona giren polis memurunun vazifesi neydi. 5ĕ Gümrük memuru hususî bir belgeye neler yazdı. 7ĕ Bay Düran'ın yolculuk eşyası nelerden ibaretti. 8ĕ Formaliteler bitince Bay Düran gümrükçüye ne sordu.

10. Икĕ предложенирен пĕрре тăвăр.

1ĕ Tren durunca vagona bir polisle iki gümrük memuru girecekĕ Mehmet bunu biliyorduĕ 2ĕ Gümrük muamelesi vagonda yapılırĕ Bundan haberim varĕ 3ĕ Memur bavulumdaki gömlek kravat gibi giyim eşyasına pek ilgi göstermezĕ Bunu evvelden biliyordumĕ 4ĕ Beraberimde kitap yokĕ Bunu gümrükçüye söyledimĕ 5ĕ Yolculuk eşyam sadece bir bavul ile bir valizden ibarettirĕ Gümrük memuru bunu gördüĕ 6ĕ İstanbul'a ne zaman geleceğiz. Bunu merak ettimĕ

11. Тĕслĕхпе усă курса предложенисене улăштарăр.

Тĕслĕх: Bu pazar gelinizĕ _ Bu pazar gelmenizi rica ederimĕ

Bizi gezmeye götür! Bize şu apartmanı gezdirinĕ Bugün sinemaya gitmeyinizĕ Kendinize uygun bir kat bulunuzĕ Kiralık katları görsünĕ Üçüncü katta otursunĕ Burasını yatak odası yapsınlarĕ

Усă курмалли глаголсем: söylemek, tavsiye etmek, rica etmek, istemekĕ

Пĕлсе тăма!

Турккă чĕлхинче -(y)ıcı /-(y)ici /-(y)ucu /-(y)ücü аффикс глаголтан паллă ячĕсем тата япала ячĕсем тăвать: inandırıcı _ ĕненмелле, ümit verici _ ĕмĕт паракан, can sıkıcı _ кичем* okuyucu _ вулакан, dinleyici _ итлекен, alıcı _ туянакан.

Sözlerle deyimler, gümrük(gü) _ таможня, evvelce _ малтан, ziyaret etmek _ кайса кур, muamele _ процедура, ait _ принадлежащий, pasaport _ паспорт, valiz _ чемодан, rica etmek _ ыйт, yerine getirmek _ пурнăçла, kravat _ галстук, giyim eşyası _ йăтмалли япаласем, ilgi göstermek _ интереслен, gözüne ilişmek _ асăрха (ăнсăртран), kapak (ğı) _ хупă (чăматанăн), kâfi _ çителеклĕ, kıymetli eşya _ хаклă япаласем, döviz _ валюта, miktar _ хисеп, belge _ документ, imzalamak _ алă пус, tekel _ монополи.

Çирĕм саккăрмĕш урок _ Yirmi Sekizinci Ders

«-(Y)alı/-(y)eli» aффикслă деепричасти

«-(Y)Acak/-(y)ecek» aффикслă причасти

«-Ması için» обстоятельство

  • -(Y)Acak/-(y)ecek aффикспа пулас причасти пулать. Чăваш чĕлхинче ку форма -акан/-екен, -малла/-мелле аффикслă причасти формисемпе тÿр килет. Тĕслĕхрен: Rusya’ya gidecek Türk heyeti dün Ankara’dan hareket ettiĕ _ Раççее каякан (каймалли) делегаци ĕнер Анкараран тухнă. Kardeşim annemin hoşuna gidecek hediyeler aldıĕ _ Манăн пичче аннеме килĕшмелли (килĕшме пултаракан) парнесем илчĕ. Herkesin alakasını uyandıracak haberler geldiĕ _ Пурне те интереслентерекен (интереслентерме пултаракан) хыпарсем килчĕç. Doktorla konuşacak Mehmet odada çıkmasını bekliyorduĕ_ Тухтăрпа калаçма шухăшланă Мехмет ăна пÿлĕмре кĕтетчĕ. Oturacak (oturulacak) yer arıyorumĕ _ Эпĕ лармалли вырăн шыратăп.

-(Y)Acak/-(y)ecek aффикслă причастисенчен хăшĕ-пĕрисем япала ячĕ пек çÿреççĕ: ecek _ ĕçмелли, yiyecek _ çимелли, giyecek _ тăхăнмалли, gelecek _ пуласси.

  • -(Y)alı/-(y)eli aффикслă деепричасти чăваш чĕлхинче -нăранпа/-нĕренпе деепричасти формипе тÿр килет. Тĕслĕхрен: Osman hastalanalı tam bir sene olmuştuĕ _ Осман чирленĕренпе шăп пĕр çул пулчĕ (çитрĕ). Mahmut doğalı köyünden dışarı çıkmamıştırĕ _ Махмут çуралнăранпа та ялтан ниçта та тухман. Buraya taşındık taşınalı rahat içinde yaşıyoruzĕ _ Эпир кунта килнĕренпе лăпкă пурăнатпăр. Ali gittiği gideli evden çıkmıyorĕ _ Али кайнăранпа вăл килтен тухмасть.

  • -Ması için формăллă обстоятельство тĕллев пĕтерĕшлĕ пулать. Тĕслĕхрен: Bu işi yapman için kaç para lâzım. _ Ку ĕçе тумашкăн сана мĕн чухлĕ укçа кирлĕ;

Alıştırmalar

1. Тĕслĕхсенче -dığından аффикслă формăсене -acağından аффикслă формăсемпе улăштарăр.

Antre çok küçük olduğundanĕĕĕ Küçük kız lâfa karışmadığındanĕĕĕ Bize iki oda lâzım olduğundanĕĕĕ Tavanlar yüksek olduğundanĕĕĕ Pencere doğuya baktığındanĕĕĕ En büyük odayı misafir odası yaptığımızdanĕĕĕ Kontratı hemen yaptığımızdanĕĕĕ

2. Предложенисене вĕçлĕр.

Bizimkilerin zafer kazandıkları haberiniĕĕĕ Hepimiz cevabının doğru olduğu fikrindeĕĕĕ Gelmeyeceğim haberiniĕĕĕ Bu işi yapamayacağımız fikrindenĕĕĕ Muhtarın buna imkân olmadığı müracaatı üzerineĕĕĕ Vaktinde gelmeyeceği kanısındaĕĕĕ Kitabımı kaybettiği endişesindeĕĕĕ

3. Скобкăри глаголсене -(y)alı/-(y)eli аффикслă формăна лартăр, чăвашла куçарăр.

1ĕ Onunla (konuşmak) iki gün olmuştuĕ 2ĕ Ağabeyiniz sizden (ayrılmak) bir sene var mı. 3ĕ Hasan askerden (dönmek) çok olmamıştıĕ4ĕ Babasını (kaybetmek) yalnızlıktan korkuyorĕ 5ĕ Sevda şu evi (tutmak) rahat uyuyamıyorĕ 6ĕ Dersler (başlamak) kaç ay olur. 7ĕ Hava (soğumak) rahat yüzü görmedimĕ 8ĕ Ben mektubunuzu (almak) iki hafta olduĕ

4. Текста вулăр, чăвашла куçарăр.

Otelde

Bay Mahmut 'un bindiği tren İstanbul'un Sirkeci garına geldiĕ Otel meselesini halletmek üzere, Mahmut danışma bürosuna müracaat ile memurların birinden kendisine bir oda temin etmesini rica ettiĕ Memur telefonu eline alıp beş altı otelle ayrı ayrı konuştuĕ

Gezilecek yerleri çok olan İstanbul'a yazları sürü ile yerli yabancı turist geldiğinden, bu mevsimde lüks ve hatta birinci sınıf otellerde boş oda bulmak bir meseleĕĕĕ Telefon konuşmasının uzadığını gören Bay Mahmut, ne dedim de önceden telgraf ya da telefonla yer ayırtmadım diye sinirlenmeğe başladıĕ

Nihayet memur, Tarabya otelinin kendisini kabul etmeğe hazır olduğunu söylediĕ Şehir içindeki lüks otellerin hiç birinde boş yer kalmamışĕ Gerçi Plaza otelinde bir oda vardı amma, çift yataklı (ç iki kişilik)ĕĕĕ Yazıkĕĕĕĕ Geçen seferki gelişinde Mahmut oraya tnmiştiĕ Otel rahatĕ Yeri de güzelĕ Hem de İstanbul'un iş merkezlerinden Taksim meydanına çok yakın ĕĕĕ

Bay Mahmut, neyse, orası uzakça amma, manzarası fevkalade diye memurun tarif ettiği otele gittiĕ

Boğaziçi'nin kenarında duran Tarabya, büyük modern bir otelĕ Cephesi Boğaza bakarĕ Buraya inenlerin çoğunu yabancı turistler teşkil ederĕ

Resepsiyon memuru,

– Ne kadar kalacaksınız.

– Bir iki hafta ĕĕĕ

– Demin telefon eden siz miydiniz.

– Evetĕ

– Sizin için gayet güzel bir oda ayırdık efendimĕ Memnun kalırsınız inşallah ĕĕĕ

– Kaçıncı katta.

– Dördüncüdeĕ

– Banyosu var mı.

– Tabi efendim! Bizim otelde odaların hepsi banyolu, tekler de çiftler deĕ Lavabosuzu, banyosuzu yokĕĕĕ

– Traş makinesi için priz.

– O da varĕ Müşterilerimizin rahat olması için her birşey düşünülmüştür, modern çamaşırhane, elbise temizlemek, berber salonu falan ĕĕĕ Otel her türlü konforu haizĕ Telefon bile, istediğiniz zaman çalar saat vazifesini görebilirĕ

– Telefon dâhili midir.

– Evet, fakat şehir hattına da bağlanabilirĕ

– Peki, günlüğü (geceliği) kaç lira o odanın.

–ĕĕĕ lira efendimĕ

– Kahvaltı dâhil mi bu fiyata.

– Evet, yoksa pansiyon komple mi istiyorsunuz.

– Hayır, hayırĕĕĕ Gündüzleri şehirde bulunmam gerekecek de ĕĕĕ

– Kahvaltınız odanızda mı edeceksiniz efendim.

– Mümkünseĕĕĕ

– Şüphesiz efendimĕĕĕ Buradaki rahat ve konforu başka yerde bulmazsınız… Kaçta getirsinler kahvaltınızı.

– Sekiz buçuktaĕ

– Hayhay efendimĕ Başka emriniz.

– Odanın ücretini peşin mi vereceğim.

– İşinize nasıl gelirseĕĕĕ Şimdi paydos zamanı olduğu için para değiştirme gişesi kapalı ama birazdan açılacakĕĕĕ

– Odanın anahtarı kapı üzerinde mi.

– Hayır, onu şuradan alırsınızĕ Çıkacağınız zamanlar da gene oraya bırakınĕ

– Verdiğiniz malumat için çok teşekkür ederimĕ

– Estağfurullah beyefendi, vazifemizĕĕĕ

Asansörle dördüncü kata çıkan Bay Mahmut, tekmil halı döşeli koridordan geçerek odasına girdiĕ Talihine, odanın penceresi Boğaza bakardıĕ Hava da güneşli olduğundan, açılan manzara fevkalade güzeldiĕ

Oda iyi döşeli, mobilyası modern ve kullanışlı idiĕ